ARINMA

0

Bütün her şey Paublo Chello'nun "Simyacı: adlı kitabını okumamla başladı.

Karmaşanın, kaosun ortasında savaşırcasına yaşama hırsı yeri geliyor başkalarına,  yeri geliyor kendime ama en çokta kendime düşman ediyordu beni.

Oysa ben bu değildim biliyordum. Her şeye yetişme, her şeyi değiştirme, düzeltme hissi... Ve bu hissi taşımanın dayanılmaz ağırlığı...

Sana mı kaldı dünyayı değiştirmek? 

Neden yarışıyorsun?
Neyle yarışıyorsun?

Bilmediğim, anlamadığım bir sürü dünya telaşesinin içinde "bana hiç benzemeyen benle" yola revan olmuş, menzile varamayan bir yolcu olup çıkmıştım.

Ta ki o An..

Bir kitap bir insanın hayatını değiştirir mi?

Değiştirir, değiştirdi. 

Simyacı, Yol işaretleri.

Bakmak, Görmek, Anlamak, Yaşamak.

Ya Sonra ..?

Yalnız kalmadım aslında, yalnızlığı tercih ettim ben. Kuru-kalabalıkların pervasız çıkarcılığına inat, derin kuyularda kalmaya razı oldum. Derin kuyulardan göğe bakmayı seçtim.

Etrafına ördüğüm kalın tuğlalar benim tek sığınağımdı. 

Hayatın matematiği yoktu. Benimde matematiğim çok iyi sayılmadı zaten. Hesap-kitapla işim olmazdı getirdiklerinin. Bunu bilir, buna inanır 'Amenna' ile yola devam ederdim.

Amenna.

Sonra;
Bir şey oldu, bambaşka birşey, bir mucize.. 

İşaretlerin diline inanır mısınız?

Dünyada her şeyin konuşabildiğini gördüm.

Kuşların,
Çiçeklerin,
Eşyaların.

Delirmekle aramda ince bir vardı, anlamlı bir çizgi... 

Neye telaşelenmişim ki bunca yıl?
Neyin peşindeydim?
Ne gereği var dı?
Ya da neyi beğenmedim?
En önemlisi neyi değiştirebildim?

Yüzlerce soru ardı ardına bir yağmur gibi, bir fırtına gibi yağarken...
Bahanelerle dolu cevaplarım vardı.
Ve ben hep haklıydım.

'Arınmak ve ben olmak' sanırım...
Hiçbir şeyi kontrol edemiyor oluşum beni mutsuz etmedi. Depresyon dedikleri ruh dargınlığına , gönül yorgunluğuna teslim olmadan yalnızlığa aşık olmak hissiydi yaşadığım...

"KENDİME DÜŞMAN DEĞİLDİM" biliyorum.

Tahmin edilemeyecek kadar yalın ve az yaşamak..
Siz inziva deyin, ben içimde gördüğüm çelişkinin tek kahramanıydım.

Hiç olmadığım kadar kendime yakın..
Hiç olmadığım kadar umutlu,
Hiç olmadığım kadar kendim,
Hiç olmadığım kadar kendimle mutlu.

Nasıl demişti Abdurrahim Karakoç;

Yalnızlık mutluca, Yalnızlık güzel, 
Umurumda değil aydın sabahlar ..
Gönlümce yalnızlık bir ömre bedel ..
Bana yalnızlığımı verseniz yeter!
Tags:

Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)