Düşünce gücüne inanır mısınız?
"Kuantum =İste =Olsun" der mesela ..
Kuantum fizik teorisine göre düşünce gücüyle dünyayı değiştirmek mümkün, hatta kendini öldürebilmekte. Tıbben kanıtlanmış bir olgu olduğunu ifade etse de bilim adamları bir yerde bir açık olmalı ki herkes çok caba sarf ettiğinden ama başarıyı yakalayamadığından şikâyetçi.
Neyi eksik yapıyoruz peki?
İstemeyi bilmek gerek bir çocuk kalbiyle saf, bir çocuk kadar inatçı, bir çocuk kadar inançlı...
Pablo Chello “Simyacı" adlı kitabında her şeyin bir vakti -zamanı olduğunu söylerken Mevlana'ca "Her nasip vaktine esirdir" diyor aslında.
"Olmak" lazım, "pişmek" lazım.
Ham isen sana verilen nasibi tartamaz, ziyan olur, ziyan edersin kendini de, hayallerini de gerçeklerini de…
***
Vaktiyle evimin üzerinden geçen yüksek gerilim hattının kaldırılması için talepte bulunmuştum Sedaş'tan. Köy yerinde tarlalardan geçermiş, normalmiş atölyelere elektrik vermek için. Sorunda olmazmış. Evimin üzerine denk geldiği için can güvenliği için elzem bir konuydu.
Nasıl bir teslimiyet ruhuyla yaşayan bir toplumla iç içeysem bunun boş bir çaba olduğunu ve asla kaldırılamayacağını ifade ediyorlardı. Ama emindim ben. Kalkmalıydı ve bu çok önemliydi hatta bana göre o günlerde Sedaşın yapması gereken en önemli en acil işiydi. Nasıl bir inançla gidip durumu izah ettim bilmiyorum. Sabah kalktığımda yüksek gerilim hattı evimin üzerinden taşınıyor ve bunun için yol kenarına tam 12 beton direk yerleştiriliyordu.
Acaba ben bu kadar zahmetli bir iş olduğunu bilsem ister miydim? Sanmıyorum. Çocuk kadar inançlı olmak tamda buydu.
Kuantum = İste = Olsun
***
Düzce'nin en büyük 2. Köyündeyiz. O zamanlarda şimdi de çevre köylerden taşımalı öğrenci alan bir okul. Deprem sonrası prefabrike bir bina, 2’li 3’lü sınıflar depremde hasar görmüş bir okul. Lavabo boruları yemekhanenin üstünde görünür halde. Yeni bir okul ihtiyaç, ekmek gibi su gibi ihtiyaç.
Nasıl dertlendiğimizi, uykularımızın nasıl kaçtığını hiç unutmam. Evet okullar ülke ve şehir genelinde yapılıyor ama bir sıralama var aciliyet durumundan. Bu sıralamada 1.sıra bizim olmalı. Neden Biz? Sorusunu doğru cevaplamalıydık .
Aslında bunun için çok çaba da sarf etmedik.
Neden Biz? Çünkü Biz'dik.
Bu cümledeki inancı yüzlerce kelime yazsam yine anlatamam.
Gönüllü okul - aile birliği çabası resmi bir talep olmayınca çok daha samimi geliyordu yetkili ve etkili makamlara. Yüzlerce sebebi vardı ama tek bir sebepte toplandı.
Çünkü Biz'dik ve İnanmıştık..
1556 imza ile eşit başlamadığımız bir köy okulunda eşit eğitimin hakkımız olduğuna öyle inandık ki; Köyümüze 6 ay içinde trilyonluk maliyeti olduğu söylenen Düzce'nin en güzel 5 okulundan biri yapıldı o dönem. Üstüne üstlük sırada bekleyen şu an baktığımda bizden önce okul yapılması gereken okullar.
Ama gerçekten inanmıştık.
Geri baktığımda o an için olması mucize.
Acaba bu kadar büyük bir iş olduğunu bilsem ister miydik? Sanmıyorum.
Çocuk kadar inançlı olmak tamda buydu.
Kuantum =iste = olsun.
***
Çocuklardan öğrenecek ne çok şey var. Belki adı inatlık belki istikrar mücadele çaba ve çok az birazda bencillik.
“İstemek" kavramı ders olarak verilmeli okullarda. İsterken kimseye çarpmadan vahşileşmeden güzel istemeyi anneler öğretmeli okullardan önce.
Aile eğitimlerinde disiplin adı altında anne baba otoritesini korumak adına bir kere hayır - dedikleri şeye ikna olsalar dahi evet diyemeyişi bencilce bir ego değil de nedir?
İstemekten korkan nesiller, kazanmayı hayal edememe öğretisi. Çağımızın vebasıdır aslında..
Nasılsa olmaz diye bir şey yok.
Kapıları açan son iteklemedir.
Son vazgeçen yüzündendir o kapıların çalınmaktan korkulması hikâyesi. Hikâyedendir yani.
Kuantum = İste = Olsun
Her nasip vaktine esirdir.
Ve kim bilebilir belki de o kapıyı açmak senin nasibindir.
Nasibinse kim engel olabilir.